Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “İsrail yıkım ve katliam politikalarından vazgeçmiyor”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dubai’deki Dünya Hükümetleri Zirvesi’nde konuştu. Erdoğan, “Kendisini uluslararası hukukun üstünde gören İsrail, onlarca yıldır işgal, gasp, yıkım ve katliam politikalarından vazgeçmedi.” Konuşmasında dünya barışına ve İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına sert tepki gösteren Erdoğan, “Daha adil bir dünya mümkün. Tüm insanlığın buna ihtiyacı var. Ancak dünyamız değişimin, gerilimin, krizlerin, krizlerin yaşandığı bir alacakaranlık kuşağından geçiyor.” bazı yerlerde çatışmalar birbirini tetikliyor.” İfadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün büyüyen ekonomisiyle, güçlü altyapısıyla, uluslararası alanda artan etkinliğiyle, savunma alanındaki atılımlarıyla adından söz ettiren bir Türkiye gerçeği var. Böyle bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Yüzyıl Türkiyesi vizyonumuzla gelecekten gurur duyuyoruz.” Türkiye’yi inşa ediyoruz. Türkiye’yi her alanda büyüttük, ileriye taşıdık. Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürdük. Yıllardır yaklaşık 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyoruz. Etrafı ateş çemberiyle çevrili ülkemizin bugünlere ulaşması hiç de kolay olmadı. Her başarının arkasında büyük bir emek vardır. 48 Ertesi gün 18. zaferimizi elde edeceğiz. Geçmişte olduğu gibi bugün de insanların yalnızca emeklerinin karşılığını alacağı inancıyla çalışmalarımızı çok yoğun ve sıkı bir şekilde sürdürüyoruz. İnsanlara dokunarak, insanların gönüllerini kazanarak devleti yaşattık, büyüttük, güçlendirdik. Siyasette varoluş amacımız iyilik ve şükürle güzel bir miras bırakmaktır. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu gerçekleştirene kadar yorulmadan, durmadan, dinlenmeden koşacağız.

“Dünyamız alacakaranlık kuşağından geçiyor”

Daha adil bir dünya mümkün. Bütün insanlığın buna ihtiyacı var. Ancak dünyamız değişimin, gerilimin, krizlerin ve yer yer çatışmaların birbirini tetiklediği bir alacakaranlık kuşağından geçiyor.

Bunun sağlık boyutuna da Kovid-19 salgını sürecinde tanık olduk. Rusya-Ukrayna savaşıyla sarsıldık. Bu savaş, esasında önemli belirsizliklerle boğuşan küresel ekonomi ve siyaseti büyük bir girdaba sürükledi. Rusya-Ukrayna savaşında ateşkesin ve kalıcı barışın sağlanması sorumluluğunu üstlendik.

İstanbul süreci krizi önledi

İstanbul süreci ve Karadeniz girişimi gıda krizinin daha da derinleşmesini engelledi.

BM kararlarına rağmen Filistin topraklarının işgali artarak devam ediyor. İsrail katliam ve yıkımdan vazgeçmiyor. Filistin halkının nasıl bir adaletsizlikle karşı karşıya olduğunu anlamak için çok uzağa gitmeye gerek yok. Çözülemeyen her sorun zamanla büyüdü. Sorunlar halı altına süpürülerek çözülemez.

İsrail bölgede kalıcı barış istiyorsa yayılmacı hayaller peşinde koşmayı bırakmalı ve 1967 sonu temelinde bağımsız bir Filistin devletinin varlığını kabul etmelidir.

Bölgemizde barışın ve kalkınmanın yolu bağımsız Filistin’in kabulünden geçmektedir. Filistinli kardeşlerimizi asla yalnız, çaresiz ve yalnız bırakmayacağız. Son dönemde Birleşmiş Milletler Filistin Mülteciler Ajansı’na yönelik artan prestijli suikastlardan üzüntü duyduğumuzu belirtmek isterim.

Vicdanlı ülkeleri Ürdün, Suriye, Lübnan ve Filistin topraklarındaki 6 milyon mültecinin can damarı olan UNRWA’ya destek olmaya davet ediyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu